Tek Ayağı Üstünde Zıplarken Burnunu Kaşıyabilen Körler Derneği (TAÜZKÖD) üyesi elli kişilik bir grup Taksim'de yaptıkları gösteriyle Öğrenci Yakalayıp Seçme Müdürlüğü'nü (ÖYSM) protesto etti.
ÖYSM, geçtiğimiz günlerde yayınladığı 2015 yılı üniversite sınavları kılavuzunda engellilere büyük imkânlar sunan düzenlemelere yer vermişti. İlgili maddede, kullanılmak istenen araç, gereç ve cihazın sağlık raporunda yer alması; sağlık raporunun ÖYSM'nin ilgili kurulu tarafından kabul edilmesi ve adayın Ankara'da dış ortamlardan izole edilmiş bir salonda sınava girmeyi kabul etmesi durumunda verileceği belirtiliyordu.
"DOKTORUMSUN, CİVANIMSIN, DAKTİLOMU YAZAR MISIN?"
Bastonlarını yere bırakarak 856 kez tek ayakları üstünde zıplayan TAÜZKÖD üyeleri, her zıplayışta "Doktorumsun, civanımsın, daktilomu yazar mısın?" "Ölçeğim mercimeğim hani benim büyütecim" "Elimde tabletim ÖYSM seni yerim!" sloganlarını attılar. Braille daktiloyu sağlık raporuna nasıl yazdıracaklarını haykırırken kendinden geçen bazı TAÜZKÖD üyelerinin böğürlerinin yarıldığı anlaşıldı. Eylemin ortalarına doğru ceplerindeki tablet kalemleri aniden çıkaran dernek üyeleri kısa süreli panik yaşanmasına sebep oldu.
POLİS TORNAVİDA SANDI
Görme engellilerin, kabartma yazı yazmak için kullandıkları tablet kalemleri gören emniyet yetkilileri gösteriye müdahale etme kararı aldı. Dakikalar süren pazarlık ve açıklama sürecinden sonra emniyet güçleri müdahale kararından vazgeçti. Tek ayağı üstünde zıplarken hem burnunu kaşıyan hem de tablet kalemle kâğıda kabartma yazı yazan dernek üyelerini gören polisler
âdeta şoke oldu. Bazı polislerin, "Vay be… helal olsun… bu adamları çeviğe alacaksın, biber gazını onlara attıracaksın, yaralanan olursa da 'Sıkarken görmedik' açıklaması yapacaksın" diye fısıldaştıkları duyuldu. Polisle yapılan pazarlık sürerken olası biber gazı saldırısından korkup tek ayak üstünde zıplayarak heykele çıkan TAÜZKÖD üyesini aşağı indirmek için itfaiyeden destek istendi.
"ŞEKERİMİ KES ŞEKERİM, CİHAZIMI İSTERİM"
Hiçbir elektronik ve mekanik özelliği olmayan tablet kalemlerin ve kâğıtların dahi sınav salonuna alınması için ilgili araç, gereç ve cihazın sağlık raporunda yazılması gerekiyor. ÖYSM, ilgili araç, gereç ve cihaz raporda yazılı olsa bile bu isteği reddetme hakkını saklı tutuyor. Tek ayak üstünde zıplarken, "Sınavda verdikleri şekerimizi kessinler, cihazımızı versinler, ühü ühü ühü" derken gözyaşlarına boğulan TAÜZKÖD üyesi bir kişinin feryatları yürek sızlattı. Aşırı gözyaşı nedeniyle meteorolojinin sel uyarısı yapmasından çekinen dernek üyeleri, arkadaşlarının burnunu okşayarak onu sakinleştirmeye çalıştılar.
"TAKLA ATMA HOP HOP ZIPLA"
Tek ayak üstünde zıplarken basın açıklaması yapan TAÜZKÖD Başkanı Hüsnü Tekgöz şöyle konuştu: "Biz, TAÜZKÖD üyeleri olarak ülkemizin güzide kurumu ÖYSM'nin yaptığı düzenlemeden çok memnunuz; çünkü bu tür düzenlemeler için hazırlıklıyız. Ülkemizdeki sistem, istemiyor olsak da bizi takla atarak işlerimizi yapmaya zorluyor. Derneğimiz yıllardır zorla attırılmak istenen bu taklalara karşı zıplama teknikleri ve takla atmayı engelleyen teknolojik araçlar geliştiriyor. Derneğimizin çalışmaları sayesinde sağlık raporu veren doktorların huzurunda takla atmadan sadece zıplayarak ve burnumuzu kaşıyarak rapor alınabilecektir. Her ne kadar bazı sağlık görevlileri, 'Hasta mısın sen? Yirmiye yirmi daktiloyu napıcan lan, nerene koyacan? Ayrıca psikiyatri servisine gittin mi?' diyerek bize kötü muamele etse de takla atmayacağız" dedi.
ANTİ-TAKŞAK'A NASA ONAYI
Derneğin eş başkanı Mualla Üstünkulak burnunu kaşıyıp aynı anda kulaklarını oynatırken açıklamalarda bulundu. Mualla Üstünkulak, sınav salonlarına alınacak araç, gereç ve cihaz listesine dernekleri tarafından geliştirilen anti-takşak ayakkabılarının da dahil edilmesini talep etti. Görme engelli adayın, soru okuma teknikleri konusunda hiçbir eğitime tabi tutulmayan soru okuyucu personel karşısında atacağı ecel taklalarına mani olması nedeniyle anti-takşak ayakkabılarının çok önemli olduğunu vurguladı. Üstünkulak şöyle devam etti: "Derneğimiz tarafından geliştirilen ve NASA tarafından onaylanarak tasdik edilen susturuculu anti-takşak ayakkabıları sayesinde sınavda var olduğu iddia edilen fırsat eşitliğinden görme engelli adayların daha fazla yararlanacağını umuyoruz. Üstelik ayakkabılara yerleştirilen susturucunun, soru okuma teknikleri konusunda eğitilmediği için kıvranan okutmanın kaçıracağı sesli gazları yumuşatma özelliği de bulunuyor. Anti-takşak'lar için HTDB'den destek bekliyoruz"
HTDB: MOTORDAN ANLAYAN TABİP ARIYORUZ
Hımhımcı Türk Doktorlar Birliği (HTDB) Başkanı İzzet Dörtköşe konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Dörtköşe, yaptığı açıklamada HTDB olarak görme engellilere ve TAÜZKÖD üyelerine destek verdiklerini belirtti. "Yirmiye yirmi daktiloyu napcan lan, nerene koyacan?" diye soran doktor hakkında soruşturma başlattıklarını belirten Dörtköşe, "Görme engelliler gönül rahatlığıyla sağlık raporu alabilir. TAÜZKÖD üyelerinin talepleri doğrultusunda Nasa onaylı ayakkabıları incelemek için sanayide dükkân kiraladık. Hidrolik motor konusunda uzman bir doktor bulmaya çalışıyoruz. Kısa bir süre sonra susturuculu anti-takşak ayakkabılarını da sağlık raporlarına yazacak ilme kavuşmuş olacağız" dedi.
ÖYSM: SINAV GÜVENLİĞİNİ BOZMAYAN ŞAH-ŞAKŞAK-OH ÜRETECEĞİZ
ÖYSM yetkilileriyse engellilerin gösterdiği tepkilerin yersiz olduğunu bildirdi. ÖYSM'nin Araç Gereç ve Cihaz Kontrol Daire Başkanı Murtaza Geçitvermez yapılan düzenlemeyi şöyle savundu: "'Yerli malı yurdun malı, herkes bunu kullanmalı' demişler. NASA tarafından onaylanan anti-takşak ayakkabılarını sınava almamız mümkün değildir. Bu konuda gerekli çalışmaları başlatmış bulunmaktayız. Yirmi beş yıl gibi kısa bir süre sonra yerli malı şah-şakşak-oh ayakkabılarını üretmiş olacağız. Şah-şakşak-oh ayakkabıları piyasaya çıkana kadar görme engellilerin sabretmesi gerekiyor" dedi. Kurmalı Sazlar Haber Ajansı muhabirinin sorularını yanıtlayan Geçitvermez tablet kalemler ve Braille daktilolar hakkında da açıklamalar yaptı.
GEÇİTVERMEZ: DAKTİLO DEYİP GEÇMEYİN İÇİNDE DANSÖZ YAKALADIK
ÖYSM Daire Başkanı Geçitvermez, son yıllarda teknolojinin çok geliştiğini belirterek sınav güvenliğini riske atmamak için her türlü çalışmayı yaptıklarını söyledi. Piyasada satılan ve vatan hainliği suçu işlediği iddia edilen casus tablet kalemler hakkında konuşan Geçitvermez şöyle devam etti: "Küçük bir plastik ve ucunda incecik bir demir deyip geçmemek lazım. Tahtakale'de yapılan baskınlarda Eyfel Kulesi süsü verilmiş casus yazılımlı kalemler ele geçirildi. Bazı kalemlerin vatan hainliği yaptığından hiç şüphemiz yok. Kalemleri vermek isterdik amma velakin ve fakat binaenaleyh ve filhakika istesek de vermemiz mümkün değil. Braille daktilolar konusundaysa pek farklı şeyler söyleyemeyeceğim. Sulukule'deki bir villada ele geçirilen Braille daktilodan Çinli dansöz çıkardık. Bu yüzden bu cihazları sınava almak için rapora ihtiyacımız var"
ÖYSM yetkilisi Geçitvermez, kurum olarak engellilere her zaman büyük imkânlar sağladıklarını belirtti. Görme engellilerin sınav salonlarına bastonlarını rahatça sokabildiğini söyleyen Geçitvermez, "Aslına bakarsanız bastonlar, tablet kalemlerden çok daha tehlikeli. Hem uzun hem de kalınlar. Fevkalade ürkütücü araçlar. Üstelik görme engelliler sınav salonunda gözümüzün içine baka baka bastonlarının kırmalı yerlerinden kırıp beşe katlıyor ve çevresine lastik sardıktan sonra masaya koyuyorlar. Bazı görme engellilerin bu işi yaparken kameraya dik dik bakıp terbiyesiz bir ifadeyle Nuri Alço gibi güldüklerini tespit ettik" dedi. Yapılan son düzenlemelere değinen Geçitvermez sözlerini şöyle noktaladı: "İstenen araç, gereç ve cihazları veriyormuş gibi yapıp vermeyişimizin nedeni sınav güvenliğidir. Üstüne basa basa tekrar söylüyorum: Veriyormuş gibi yapıp vermeyişimizin tek nedeni sınav güvenliğidir. Bu konunun Braille daktilo içinden çıktığı söylenen dansözle ve onun kıvrak dansıyla hiçbir alakası yoktur."
(*) Bu mizah haberinde bahsedilen, sınavda kullanılmak istenen araçların engelli sağlık raporuna yazılması şartıyla verilebileceğine ve soru okuyucu personelin eğitilmediğine dair bilgiler her ne kadar gerçek yaşamla %100 uyuşuyor olsa da metinde kullanılan her türlü kişi ve kurum adıyla yapılan açıklamalar kurgu ürünüdür. Gerçek kişiler ve kurumlarla bağlantısı yoktur.
